Haber/Burak Kayaoğlu- 5275 Sayılı Kanun’un geçici 4. Maddesi ile getirilen düzenleme ile 31 Aralık 2015 tarihinde sona erecek ‘’ altı ay açık cezaevinde kalma zorunluluğu’’ , 1 Ocak 2016 tarihi itibariyle yeniden yürürlüğe girecek.
Denetimli Serbestlik Kanunu’na göre; ‘iyi halli’ hükümlüler, cezaevinde geçirecekleri sürenin son bir yılında, başka bir ifadeyle, ‘şartla tahliye’lerine bir yıl kala kendi başvuruları üzerine denetimli serbestlikten faydalanıp tahliye olabiliyorlar. Bu bir yıllık süre zarfında hükümlülükleri devam eden kişiler, şartla tahliyelerine kadar ‘kamuda zorunlu çalışma’, ‘karakola imza verme’, ‘elektronik kelepçe’ vb. uygulamalara maruz bırakılıyorlar. Yine çeşitli işlerde çalışma zorunluluğu bulunan Açık Cezaevlerindeki hükümlüler, şartla tahliyelerine son bir yıl kala; bulundukları cezaevinin ‘idare ve gözlem kurulu kararı’ ve bu kararı İnfaz Hakimliği’nin onaylaması ile denetimli serbestliğe ayrılabiliyorlardı. 1 Ocak 2016 tarihinde yeniden yürürlüğe girecek olan uygulama ile, söz konusu hükümlülerin, bu son bir yılın hemen öncesinde en az altı ay açık cezaevinde kalmaları şartı gelecek.
Konuyla ilgili görüş aldığımız Savunma Hareketi avukatlarından Av. Sadık Sekitmez ‘’Ortada zaten ‘ Şartla Tahliye Kanun’u’ varken çıkarılıp yürürlüğe konulmuş bu Denetimli Serbestlik uygulaması, kalabalıktan ötürü ciddi bir sıkışma yaşanan cezaevlerini rahatlatmak amaçlıydı. Söz konusu ‘bir yıl’ın hemen öncesinde en az altı ay da Açık Cezaevinde kalma zorunluluğu, amaçlananın önünü tıkayan bir sonuç yaratmıştı. Zira amaçlanan tahliyelerin hızını azaltıyordu. Gelinen noktada cezaevlerinde yaklaşık iki yüz bin insanın yaşamaya çalıştığı gerçekliği de ortadadır. Yani bu altı aylık zorunluluğun uygulamaya alınması sistemdeki tıkanmayı daha da artıracaktır. Bu nedenle, en kötü ihtimalle bu altı aylık zorunluluğun uygulanması ertelenecektir.Bir başka ihtimal ise –bu altı ay açık cezaevinde kalma zorunluluğu ister uygulansın ister ertelensin- denetimli serbestliğin süresinin en az iki yıla çıkarılmasıdır’’ dedi.